25 Nisan 2009 Cumartesi

Masaj zamanı :)

Oğluşum doğdugu günden beri banyo yapmayı çok seviyor. Gerçi ilk banyosunun hastane de yaptığında çok ağlamıştı, hemşire küvet şeklinde bir lavabonun içinde döndüre döndüre yıkarken çığlıklarından içim acımıştı ama bitince kokusu dünyanın en güzel kokusuydu. Sonrasında bizde 40'ı çıkana kadar hatta 2 aya yakın hergün yıkadık ama havalar soğumaya başladıktan ve kaloriferler yanma ile yanmama arası bi duruma gelince biraz daha seyrekleştirdik. Ayrıca üşütmemesi için banyo yaptırdığımız günlerde dışarı bile çıkartmıyorduk, aslında hala öyle. O zamanlar tek başıma yıkayabiliyordum ama şimdi o kadar hareketli ve o kadar yerinde durmuyo ki 2 kişi zor tutuyoruz birde işin içine köpük eklenince balık gibi kayıyo elimizden. Bu sebepten hala kendi küvetinin içinde odasında yıkıyoruz, büyük küvete geçiş yapamadık, birimiz yıkarken diğerimizin eli sürekli üzerinde çünkü elinde yengeç arkadaşı, heran yerinden fırlayacakmış gibi cin cin bakıyor etrafa :) Bir de banyosunu özellikle uyku zamanına yakın ve karnının çok dolu olmadığı sabah saatlerinde yaptırmaya dikkat ediyoruz ki banyo sırasında kusmasın ve sonrasında rahat uyusun.
Banyosunu yaptırdıktan sonra masaj zamanı başlıyor. Odayı öncesinde ısıtıyorum böylece hem banyo
sırasında hem de sonrasında masaj yaparken üşür stresi yaşamıyorum. Yönlendirmeler için Alan Heath' ın Bebek Masajı kitabını kullanıyorum. İlk aldığımda hem takip etmek hem oğlanı zapt etmek hemde masaj yapmak çok zor olacağı için hareketleri biraz çalıştım. Bir nevi ön hazırlık diyelim. Kitapta masajın ne zaman, nasıl bir ortamda nasıl yapılacağı çok detaylı ve güzel bir şekilde anlatılmış. Masaj yağı olarakta çok aromalı yağlar yerine dayısının gönderdiği baby butter' ı kullanıyorum -yoğun koku rahatsız ediyor-. Kıvamlı ama akıcı bir krem, memnunuz:) Başlayana kadar biraz zorlanıyor, dönüp ayağa kalmak istiyor ama yavaş yavaş alıştıktan sonra etrafa gülücükler saçmaya başlıyor.

Webanne sitesinden masaj ile ilgili dikkatimi çeken bir kaç önemli nokta;

Masajın Yararları
Normal doğmuş ve sağlıklı bebeklerde masajın fiziksel ve ruhsal gelişimde olumlu sonuçları olduğu uzun yıllardır kabul edilmekte ve yapılan araştırmalar da sürekli olarak bunu doğrulamaktadır. Problemli bebeklerde masajın etkileri konusunda yapılan araştırmalar oldukça fazladır. Gerek sağlık uzmanları gerekse bebeklerin yakınları, masaj yapılan bebeklerde pek çok olumlu etki gözlediklerini belirtmektedirler.
Bazı araştırmacılara göre bebek ilk dokunma/masaj deneyimini normal doğum esnasında yaşıyor. Dokunma, erken gelişen ve çok önemli bir duyumuzdur. Masaj 'daha iyi dokunma' sanatıdır, vücudun tüm noktalarını rahatlatma amacını taşır. Dokunmanın geliştirilmiş şekli olan masaj ile bebeğinizi daha yakından tanıyabilir ve onu daha iyi anlayabilirsiniz.
Masaj yalnızca bebek ve masaj yapan kişi arasında bir bağ oluşturmakla kalmaz, dokunma uyarısı yoluyla, vücutta bir dizi olayı başlatır. Beta-endorfinlerin salınımı, vagus sinirinin uyarılması, seretonin üretiminin artışı gibi biyokimyasal değişiklikler, pek çok olumlu fiziksel ve klinik sonuç doğurmaktadır. Örneğin, Vagus'un uyarılması insulin salgılanmasını, bu da gıdaların emilimini artırarak gelişmeyi hızlandırır. Masaj dolaşım sistemini de aktive ederek kalbin iş yükünü azaltır, solunum ve sindirim sistemini daha etkin hale getirir.


Dokunma ve Masajın Yararlı Etkileri
Biyokimyasal Etkileri:
Stres hormonlarının düzeyini azaltır, (katekolaminler)
Seretonin miktarını artırır. Seretonin uykuyu başlatan bir maddedir.
Fiziksel ve Klinik Etkileri:

-Bağışıklık sistemini güçlendirir, akyuvarların sayısı artar.
-Beyin dalgalarını olumlu şekilde etkiler.
-Solunum ve dolaşımı iyileştirir.
-Sindirim ve boşaltım sistemlerini uyarır.
-Kilo almayı hızlandırır.
-Depresyonu azaltır.
-Atikliği artırır.
-Motor gelişme ve koordinasyonu geliştirir.
-Kendine güveni artırır.
-Sakin uyku sağlar.
-Ağrıyı azaltır.
-Bebeklerde gaz ve koliği azaltır.
-Anne-Bebek arasındaki bağları güçlendirir.
-Genel sağlığı korur.
-Bebeğin daha sosyal olmasını sağlar.


Dikkat Edilecek Noktalar

-Bebeğiniz bazen yorgun olabilir ve her türlü dış uyarı ona fazla gelebilir. Bu durumda dinlenmeye ihtiyacı vardır. Bırakın biraz dinlensin. Uyandıktan sonra masaj yapmayı tekrar deneyin.
-4-7 aylar civarında, bebek emeklemeye başladığında, daha hareketlidir ve masaja daha az ihtiyacı olabilir.
-Emme ve diş çıkarma dönemlerinde bebeğinizin rahatlaması için onu öpün ve yumuşak hareketlerle okşayın. Alt ve üst çeneye masaj yapın.
-Unutmayın siz bebeğinizin aynasısınız, sizden gördüğü davranışı aynı şekilde yansıtacaktır. Bu yüzden masaja başlamadan önce siz de rahat olmalısınız.
-Bebeğinizin vücudunda ellerinizin rahat hareket etmesini sağlayacak miktarda ellerinize bebe yağı sürünüz. Masaja hafif dokunuşlarla başlayınız, kendinizi güvende hissettikçe ve bebeğiniz masaja alıştıkça, uyguladığınız basıncı yavaşça arttırınız.
-Son olarak ve en önemlisi, masaj her gün yapılması gereken sıradan bir aktivite değildir. Ancak sizin ve bebeğinizin tüm dikkatini gerektiren bir uygulamadır. Bunu da ancak sevgi göstererek, onu bol bol okşayıp öperek sağlayabilirsiniz. Her şeyin ötesinde masaj hem size, hem bebeğinize keyif vermeyi amaçlayan, neşeli ve aynı zamanda onun sağlığına katkısı olacak bir aktivitedir.


Hangi Durumlarda Masaj Yapmamalısınız?

Bebeğinize yalnızca sağlıklı olduğu zamanlar masaj yapmanız çok önemlidir.
-Doğumdan sonraki 6-8 hafta içinde yapılması gereken genel kontrol yapılmamışsa,
-Kemiklerinde herhangi bir kırık ya da eklemlerinde bir hareket sorunu varsa,
-Son bir hafta içerisinde aşı olmuşsa ya da bir aşının yan etkilerinden tam olarak
kurtulamamışsa,
-Tedavi amacıyla ilaç içiyorsa,
-Cildinde bir enfeksiyon, isilik, egzema ya da döküntü varsa,
-Sizin bir cilt enfeksiyonunuz varsa,
bebeğinize asla masaj yapmayın.


Hiç yorum yok: