17 Nisan 2009 Cuma

Emzik...

Canım oğlum emziğini çok seviyor. İlk defa 3 haftalıkken doktoruna da danışarak vermiştik. Emerken emzikten o kadar çok ses çıkarıyordu ki kendimizi gülmekten alamıyoduk:) Ama itiraf etmeliyim ki başlarda meme emmeyi bırakır yada zorlanmaya başlar diye çok korkmuştum ama ilgisi hiç azalmadı. Hatta ben işe başlayıp, sütümü sağmaya başladıktan sonra gündüzleri biberona geçince bile "emzik emen çocuk biberona daha kolay alışır" kanısını çürütürcesine biberonu uzun süre diliyle itmişti.

Fotoğrafta oğluşumun doğduğundan bu zamana kullandığı emzikleri, atmaya kıyamadım yatak süsü oldular:) Çok fazla emzik denememize de gerek kalmadı Chicco' nun yeni doğan emziğini çok kısa bir süre kullandı ve hemen sonrasında Nuk' un silikon 1 numarasına geçti. Artık 7 aylık olunca da 2 numarasına geçse dedik ama gözümüze de çok büyük görünüyordu. Doktoruda zorlamamızı eğer isterse zaten kullanacağını söylediği içinde bizde alıştıra alıştıra 2 numaraya geçmeye karar verdik. Son 2 haftadır sorunsuz (çok şükür!) bir şekilde 2 numarayı kullanıyor. İyi de oldu 1 numaralı emzikle uyurken ufak olduğu için ağzında çıkarmıyordu ama şimdi 2 numara biraz daha büyük olduğu için biraz emip bırakıyor. Zaten uykusu geldiğinde, uykudan yeni uyandığında yada huysuz olduğunda emzik veriyoruz diğer zamanlarda O' da istemiyor, ağzından çıkartıp oynamaya başlıyor aslında konuşmasını ertelememesi ve çok alışmaması için böylesi çok daha iyi. Ara ara üst dişlerinden sıkıntısı olduğunda büyük bir hırsla emiyo emziğini, bir umut çıkmalarını bekliyoruz ailece.

Emzikle ilgili doktor yorumlarını araştırırken daha önceki bir yazımda da belirttiğim Psikolog Sinem Olcay' ın emzik ile ilgili yazısını okuyunca paylaşmak istedim:

3 yaşına gelmiş hala emzik emen çocuklar gördüğümüzde hepimiz yadırgarız ve belki de bebeklere en baştan hiç emik verilmemeli diye düşünürüz. Çoğu yeni anne emziği gereksiz ve kötü bir alışkanlık olarak değerlendirir ama emziği denemeye başladıklarında bu fikirleri değişebilir. Bazı bebekleri emzirirken ilk 20 dk boyunca iyi beslendiğini ama devam eden zamanda pek süt çekmiyor olsa da memeye yapışık bir şekilde kalıp emme hareketleri yapmaya devam ettiğini görebilirsiniz. Bu durumda bebeğinize bir emzik verirseniz ilk denemede kabul etmese bile zamanla emme ihtiyacını emzikle karşılamaya başlayacağını görebilirsiniz. Bu durum sizin için de rahatlatıcı olacaktır.

Emme refleksi insan yavrusunun beynine güçlü bir şekilde yerleşmiştir. Ayrıca, bebeklerin sakinleşmesini en çok sağlayan aktivitelerden biridir ve bebeklerin üzerindeki gerginliği atma ve sütünü bitirdikten sonra kendi kendine gevşeme yoludur. Bazı bebeklerin emmeye diğerlerinden daha çok ihtiyacı olur. Bu bebekler annenin memesinin daha uzun bir süre boyunca emerler sonra yumruklarını, battaniyelerini ya da ebeveynin parmak eklemlerini emmeye devam ederler. Bir emzik emmek aynı derecede rahatlatıcı, sakinleştirici ve hatta bebeğiniz için gerekli bir aktivite olabilir. Bu davranışın içgüdüsel temelleri vardır.


Ancak ilerleyen aşamada emziğin bebeğin dil gelişimini engellediğinden endişe edilir. Eğer emzik, aşırı kullanılıyorsa yani bir ebeveynin bebeğin çıkardığı sesler karşısındaki ilk tepkisi emzik vermek ise evet önünde sonunda bebeğin cıvıldama ve sesleri keşfetme ihtiyacını zedeleyecektir. Bebeklerin çoğunun emziğe duyduğu ihtiyaç kelimeleri kullanmaya başlamadan çok önce 4 ya da 5 aylıkken azalır. Bu aşamadan itibaren emzik kullanımını kısıtlamaya başlamak gerekir. Örneğin, bebeğiniz büyüdükçe gündüz uyanık olduğu zamanlarda bebeğinize emziğini vermeyip bu vakitleri sizinle ya da çevreyle etkileşim halinde geçirmesini teşvik edebilirsiniz. 4-5 aylık bir bebekte emzik sadece uykuya geçiş zamanlarında kullanılan bir nesne olabilir.

Özetle, yaşamın ilk aylarında bebeğinizle emziği çok rahat kullanabilirsiniz ama sürenin uzadığını ve emziği bırakma zamanı geldiğini düşünüyorsanız emzik bıraktırma sürecini önceden düşünmeli, bunu yumuşak geçişlerle yapmalısınız. Emzik bırakma aşamasında bebeğiniz kısa süreli gerileyebilir, size daha çok ihtiyaç duymaya başlayabilir. Bu dönemde onu biraz şımartmanız gerekebilir. 2-3 yaşındaki ve daha büyük çocuklara emzik bıraktırırken çocuğunuzun hayatından önemli bir şeyi çektiğinizi unutmamalı ve bu dönemde mutlaka bir uzmandan yardım almalısınız.

Birde hekimce sitesinden aklımın bir köşesine koyduğum şu notlar var:

Emziğin Seçiminde ve Kullanımında Dikkat Edilmesi Gerekenler

- Emzik tabanı bebeğin emziği yutmasını engeller. Bu plastik kısım burun deliklerini kapatmayacak şekilde yapılır ve hava geçmesini sağlamak için delikleri içerir. Geceleri yumuşak malzemeden yapılanları tercih etmemelisiniz.

- Emzikler kauçuk ve silikon olmak üzere iki maddeden yapılırlar. Kauçuk doğal bir maddedir, elastik ve dayanıklıdır. Özellikle diş çıkartan bebeklerde kauçuk emzik kullanmak uygun olur. Ancak kauçuk emzikler, suyu içlerine emdikleri için çabuk bozulur. Silikon da silisyumdan üretilir. Silikon emzikler kolay bozulmaz, ancak diş darbelerine karşı dayanıklı değillerdir. Bu yüzden silikon emzikler henüz diş çıkarmamış bebekler için daha uygundur.

- Damaksız emzikler anne memesini andırdığı için bebekler tarafından tercih edilir. Ancak bu tür emzikler özellikle bir yaşından sonra damağa baskı yaparak damak yapısını ve üst ön dişlerin sıralanışını bozabilirler. Bu tür emziklerin bir yaşından sonra kullanılması önerilmiyor. Damaklı emzik ise daha elips ve yukarı doğru kıvrıktır. Bu anatomik şeklinden dolayı 2-3 yaş arasında bile rahatlıkla kullanılabilir. Damağa tamamen adapte olduğundan, herhangi bir bozukluğa neden olmaz.

- Doğrusu bebekleri geceleri emziksiz uyutmak daha zor olur. Bebek emziksiz uykuya dalamıyorsa, damaklı emzik tercih etmelisiniz. Bebek uykuya daldıktan sonra ise onu uyandırmadan emziği ağzından almalısınız.

- Emziği bebeğe vermeden önce şekere veya bala batırmak hatalı bir alışkanlıktır. Bu hareket bebeğin diş minelerini zedeler ve diş çürüklerine neden olur. Ayrıca buna alışan bebek, ağzında sürekli tatlı bir tat almak isteyebilir. Bebeklerin kalıcı olmayan süt dişlerinin de bakımı çok önemlidir. Eğer bunlara iyi bakılmazsa hemen altlarında bulunan kalıcı dişler de zarar görebilir.

- Emziğin temizliği üretildiği malzemeye göre değişir. Kauçuk olanlar özel bir dezenfektan madde yardımı ile soğuk sterilize edilmelidirler. Silikon olanlar ise sıcak yöntemle de steril hale getirilebilirler.

- Yeni doğan bebeğinizin burnunu tıkamaması için, emziğin arkasındaki plastik ağızlık bölümünün küçük olması gerekir. Ama bebeklik dönemini aşmış çocuğunuz için emzik alacaksanız, arkasındaki ağızlık bölümünün, olduğu gibi ağzına sokamayacağı, dolayısıyla da boğulmasına yol açamayacağı kadar büyük olmasına dikkat edin.

- "Ortodontik" diye nitelendirilen emziklerin meme başları yassıdır; buna karşılık daha alışılmış çeşitlerin, başları yuvarlaktır. Ortodontik çeşitlerin dişetleri ve dişler için daha iyi olduğu ileri sürülmekle birlikte, bebeğinizin hangisini seçeceğini görmek için her ikisini de denemeniz daha doğru olur. plastik ağızlığın biçimi, bebeğinizin değil, sizin seçiminize bağlıdır; bununla birlikte, hangisini seçerseniz seçin, havasızlıktan boğulmaya yol açmaması için, üstünde havalandırma delikleri bulunmasına dikkat edin. Emziğin ağızlığında havalandırma delikleri bulunması, bebeğin burnunun tıkalı olması ya da daha büyük bir çocuğun bütünüyle ağzına alması durumunda son derece önemlidir.

- Bütün emzikler onaylanmış güvenlik standartlarına uygun olmalıdır. Etiketinde standartları açıkça belirtilmeyen emzikleri sakın almayın. Emzikleri biraz olsun yıpranmaları durumunda bile, atın.

- Emzikler, çok küçük bebeklerin boyunlarına asılmamalıdır, boğazlarına dolanarak boğulmalarına yol açabilirler.

- Yeni doğmuş bebeğinizin emziğinin, tıpkı biberon memeleri gibi, mikroptan arındırılması gerekir. Biberonların mikroptan arındırılmasında yararlanmış olduğunuz yöntemleri, emziklerde de izleyin.Bebeğiniz parmaklarını ve başka nesneleri sık sık ağzına soktuğu yaşa geldiğinde, artık emzikleri mikroptan arındırmaya gerek kalmaz.

- Ama kuşkusuz, emziği yere düşünce, mutlaka iyice yıkadıktan sonra yeniden verin. Kullanılmayan emzikleri hep aynı kabın içinde tutmak, hem temiz kalmalarını sağlar, hem de bebeğiniz yaygarayı bastığında, "emziğini nereye koymuştum?" diye dört bir yana koşuşturmaktan sizi kurtarır.

Hiç yorum yok: