Sevgilimle doğum günümü kutlamak için güzel biryerde başbaşa yemek yemeye ve beraber vakit geçirmeye karar verdik. Aklımda birkaç yer vardı ve güzel vakit geçireceğimizden emindim ama içim böyle kıpır kıpır, sanki bişeyler yapmak istiyorum da ne istediğimi bilmiyor bir haldeyken -aslında birazda süslenip püslenip kasmak istemedim:)- aşkımdan müthiş bir teklif geldi ve doğum günümde Ahırkapı' daki Hıdırellez şenliklerine gitmeye karar verdik:)
Ben bu şehri seviyorum ya... İyisiyle kötüsüyle, siyahıyla beyazıyla, deniziyle, tarihiyle yıllardır evim oldu. Ama seyretmeyi en çok sevdiğim manzaralardan biri de kesinlikle Sarayburnu...
Vapura binmeyi özlemişim, zamanlamamız da süperdi :)
İnanılmaz kalabalıktı, vapurdaki insanların da bir çoğu toplu halde metroya bindi ve Sultanahmet' te inip sahile doğru yürümeye başladı. Herkes o kadar keyifliydi ki şenliklere gitmeyecek bile olsan yanımızda olmaktan mutluluk duyardın:) Alan, çok geniş toprak zemin üzerine kurulu çadırlar ve sahnelerden ibaretti, herşeyi mümkün olduğunca basit tutmaya çalışmışlar. Süperdi!!!
Ahırkapı sahnesi... Ortadaki iki çingene çocuk bir döktürdüler anlatamam:D
İstanbul Sahnesi... Herkes bizden daha iyi kıvırıyordu :))
Havai fişekler süperdi :)
Aşkım hem harika bir fikirdi hem de harika bir geceydi, öpüldün... Aaa bide bebişime bakan annecime ve oğluşumun teyzesine de special thanx!
Hafif serin bir Eylül sabahı oğlum Deniz Karan' ın hayatıma girmesiyle anneliğin verdiği müthiş anlam ve mutluluğu yaşamaya başladım. Bu blogta okuyacağınız herşey minik Deniz ve annesinin hayatına dair kesitlerdir...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder