cumartesi sevgilim de dahil tüm emekçiler Taksim meydanında toplanırken biz oyun grubu toplantımızı gerçekleştirdik.
o kadar anne ve bebek bir araya gelemedi tabi, eksik de olsa arayı çok açtığımız ve birbirimizi özlediğimiz için yine de toplandık.
cimcime Derin, minik adam Deniz, kırmızı dudaklı Eylül ve sarışın kuzu
Efe ile ablaları
Juvekız aramızdaydı:)
sevgili Ömerkuş, Zeynepkuş ve kırmızı yanaklı Eylülkuş ile bir daha ki toplantı da görüşeceğiz...
minik adama sabahın ilk saatlerinden başlayarak arkadaşlarının geleceğini oyuncaklarını paylaşacağını anlatıp durdum.
oyuncak konusunda hiç problem yaşamadık ama dışarı çıkmayacağımızı, evde olacağımızı anlayınca asıl sorun orda başladı.
toplantının büyük bir kısmında keyfi yoktu, memesini istedi sürekli, ancak misafirlerimizi yolcu ettikten sonra sakinleşti.
kızların dediğine göre ev sahibesi genelde bişey anlamıyomuş ama minik adam da böyle olunca ben baya bişey anlamadım bu toplantıdan :)
hepsi o kadar büyümüşler ki bir dakika bile yerlerinde duramadılar, annelerinin koynundaki bu pozları çekene kadar canım çıktı.
sarışın kuzum Efe, nasılda sevimli bir adam olmuş koltukların tepesinde zıplarken çok eğlendi, güldü bol bol.
Eylül' üm sanki biraz atmıştı çekingenliğini üzerinden, içeri girerken biraz tereddüt etti ama sonradan hemen alıştı ortama.
cimcime Derin en küçükleri olmasına rağmen hepsini dize getirdi valla, yaramazlıkta üstüne yoktu, bir ara Efe'nin üstüne bile çıktı :)
benim fotoğrafım Juve' den, onun çekim alanına takılan biz olduk bu sefer...
o kadar çocuğun ve anne muhabbetinin arasında bir ara bağırarak kaçacak diye korktum ama sonuna kadar süper dayandı :)
.
çok fazla oyuncak almamak için dikkat ediyorum aslında ama farkında olmadan ev oyuncak dükkanı gibi olmuş çıkmış.
bi ara oyuncaktan ve yastıktan halı görünmüyordu, hepsini toplamak minik adamla baya bir zamanımızı aldı.
ne olursa olsun bu toplantıları çok seviyorum ben, minikleri görmek beni anladığını düşündüğüm insanlarla beraber olmak terapi gibi geliyor bana.
kızlar ne olursa olsun dayanalım ve vazgeçmeyelim bence hatta konuştuğumuz gibi olayı Kalamış'a taşıyalım, biraz da oraları dağıtalım:))